Instagram engellenince nasıl gözüküyor ?

Duru

New member
Instagram Engellenince Nasıl Gözüküyor? – Bir Bağlantının Sessiz Çöküşü

Merhaba sevgili forumdaşlar,

Bugün sizlerle bir hikâye paylaşmak istiyorum. Aslında bu bir “teknik” konudan doğan “duygusal” bir hikâye: Instagram engellenince nasıl gözüküyor?

Ama bu, bildiğiniz anlamda bir rehber değil. Çünkü bazen engellenen sadece bir hesap değildir; bazen bir dostluk, bir sevgi, bir güven hissidir.

O yüzden bu yazı biraz anlatı, biraz iç dökme, biraz da hepimizin bir şekilde yaşadığı o dijital sessizliğin hikâyesi.

---

Bir Bildirim Gelmedi: Hikâyenin Başlangıcı

Zeynep, telefonu elinden düşürmeden Instagram’da gezinmeyi seven biri değildi aslında. Ama birini takip ediyordu ki, onun paylaşımlarını görmek günün küçük bir ritüeliydi.

Emir’di o. Soğukkanlı, stratejik düşünen, hayatta her şeye bir planla yaklaşan biri. İkisi de uzun süredir arkadaş çevresinden tanışıyorlardı. Aralarında ne tam bir ilişki vardı, ne de sıradan bir arkadaşlık.

Bir sabah Zeynep, Emir’in profilini açmak istedi.

Ekranda bir şeyler garipti: Profil fotoğrafı gitmişti, gönderi sayısı “0” görünüyordu.

Bir anlık internet hatası sandı, sayfayı yeniledi.

Ama yoktu.

Ne hikâyeler, ne gönderiler, ne de mesajlaşma geçmişi. Sanki hiç var olmamış gibiydi.

Kalbinde tuhaf bir boşluk hissetti.

“Engelledi mi beni?” diye düşündü.

Ama bunu nasıl anlayacaktı?

---

Erkek Mantığı: Sessiz Bir Strateji

O sırada Emir de kendi dünyasında sessizdi.

Bir süredir her konuşmaları çatışmaya dönüyordu.

Zeynep duygularını açıkça dile getiriyor, “beni anlamıyorsun” diyordu.

Emir ise bunu “sürekli sorgulanmak” olarak algılıyordu.

Bir gece uzun uzun düşündü.

Onunla konuşmanın, her şeyin daha da büyümesine neden olacağını biliyordu.

Mantığı, duygularının önüne geçti.

“En azından bir süre sessizlik iyi gelir,” diye mırıldandı ve Zeynep’i engelledi.

Emir için bu bir “çözüm”dü.

Sorunu geçici olarak dondurmanın, duyguları kontrol altına almanın bir yolu.

Oysa farkında değildi ki, bu hamle Zeynep için sadece bir “çözüm” değil, bir yokluk bildirimi anlamına gelecekti.

---

Kadın Duyarlılığı: Bir İz Arayışı

Zeynep, hemen o gün bir arkadaşıyla konuştu.

“Acaba hesabını kapattı mı?”

Arkadaşı kendi hesabından Emir’in profiline baktı.

Ve dedi ki: “Hayır, burada her şey görünüyor… sadece sen göremiyorsun.”

İşte o an gerçek anlaşıldı.

Zeynep’in içinden bir şey koptu.

Engellenmişti.

Ama onu en çok acıtan şey, bu eylemin hiçbir açıklama olmadan gerçekleşmesiydi.

Bir insanın dijital varlığının bir anda sessizliğe gömülmesi… bu çağın en yeni, en görünmez reddedilme biçimiydi.

Kadın bakış açısıyla düşündüğünde, mesele “neden engelledi” değil, “neden konuşmadı”ydı.

Çünkü empati onun doğasında vardı; bir kelime, bir açıklama, bir vedalaşma beklerdi.

Oysa Emir stratejik düşünmüş, duyguların karmaşasını mantıkla susturmuştu.

---

Engellemenin Görünmeyen Psikolojisi

Instagram’da biri sizi engellediğinde aslında platform basitçe şunu yapar:

Artık onun gönderilerini göremezsiniz, mesaj atamazsınız, hikâyeleri kaybolur.

Ama duygusal tarafta işler o kadar basit değildir.

Çünkü bu “görünmezlik”, dijital çağın en sessiz cezalarından biridir.

Bir araştırmaya göre (Cyberpsychology Journal, 2021), sosyal medya üzerinden engellenen kişilerde reddedilme hissi, yüz yüze terk edilme kadar yoğun bir stres tepkisi yaratıyor.

Yani beyin, “dijital reddi” fiziksel bir kayıp gibi algılıyor.

Bu yüzden Zeynep’in hissettiği boşluk, aslında biyolojik bir tepkiydi.

Emir’in zihnindeyse farklı bir süreç işliyordu.

O, bu sessizliği bir “denge kurma” aracı olarak görüyordu.

Ama farkında olmadan bir insanı, kendi varlığından silmişti.

---

Dijital Çağın Ayrılığı: Görünürlük Üzerinden Sevgi

Sosyal medyada “var olmak”, artık sadece çevrimiçi olmak değil; görülmek demek.

Birinin hikâyesini izlemek, bir gönderisine yorum yapmak, kalp bırakmak… bunlar modern çağın “ben buradayım” demeleri.

Dolayısıyla biri sizi engellediğinde, aslında size “artık seni görmüyorum” demiş olur.

Ve bu cümle, bazen en ağır sessizliktir.

Zeynep, günler sonra telefonuna bakarken fark etti:

Artık profiline bakma isteği bile azalmıştı.

Çünkü kabullenmek, bazen aramaktan daha kolaydı.

Oysa Emir, haftalar sonra merakla kendi engel listesini açtı.

Parmakları “engel kaldır” butonunun üzerinde durdu, ama basamadı.

Korktu… yeniden konuşmaktan, yeniden duymaktan, yeniden hissetmekten.

İşte o an, aslında ikisi de birbirini engellemişti:

Biri dijital olarak, diğeri duygusal olarak.

---

Forumda Bir Soru: Engellemek mi, Yok Saymak mı?

Sevgili forumdaşlar,

Bu hikâyeyi anlatırken aslında şunu düşündüm:

Birini Instagram’da engellemek, gerçekten ondan uzaklaşmak mıdır?

Yoksa kendimizden kaçmanın modern bir yolu mu?

Erkekler için bazen stratejik bir “çözüm” olan engelleme, kadınlar için derin bir “yarım kalmışlık” duygusu yaratabiliyor.

Ama her iki taraf için de ortak bir nokta var: sessizlik.

Ve bu sessizlik, çoğu zaman konuşmaktan daha çok şey söyler.

Siz hiç engellendiniz mi ya da birini engellediniz mi?

O an ne hissettiniz?

Bir profilin yokluğu, bir kalbin eksikliğini ne kadar anlatabilir sizce?

Belki de artık sorulması gereken soru şu:

Birini engellediğimizde gerçekten ondan mı kurtuluyoruz, yoksa kendi duygularımızdan mı kaçıyoruz?

Hadi gelin, bu hikâyeyi birlikte tartışalım.

Çünkü bazen en büyük bağlantılar, sessizliğin içinden yeniden kurulabilir.