celikci
New member
Bu başarılardan yararlanacağız ve bunları geliştireceğiz. Hindistan bu değerli sorumluluğu devralırken kendime soruyorum – G20 daha da ileri gidebilir mi? Bir bütün olarak insanlığa yarar sağlamak için temel bir zihniyet değişimine yer hazırlayabilir miyiz? Yapabileceğimize inanıyorum. Zihniyetlerimiz şartlarımıza nazaran şekillenir. İnsanlık tüm tarih boyunca kıtlık ortasında yaşadı. İnsanlık tüm tarih boyunca kıtlık ortasında yaşadı. Sonlu kaynaklar için savaştık, zira hayatta kalmamız bu kaynakları diğerleriyle paylaşmamamıza bağlıydı.
‘TEK BİR DÜNYA’
Fikirler, ideolojiler ve kimlikler içindeki çatışma ve rekabet norm haline geldi. Ne yazık ki, bugün bile birebir sıfır sonuçlu zihniyet ortasında sıkışıp kalıyoruz. Ülkeler toprak yahut kaynaklar için savaştığında bunu görüyoruz. Temel malların tedariki bir silah olarak kullanıldığında bunu görüyoruz. Milyarlarca insan aşıya ulaşamazken, aşılar bir küme insan tarafınca stoklandığında bunu görüyoruz.
Bazıları çatışma ve açgözlülüğün yalnızca insan tabiatında olduğunu sav edebilir. Buna katılmıyorum. Şayet beşerler tabiatı gereği bencil olsaydı, hepimizin temel ‘Bir’liğini savunan pek epey manevi geleneğin daimi çekimini nasıl açıklayabilirdik?
Hindistan’da tanınan olan bir gelenek, canlı hatta cansız tüm varlıkların beş temel elementten oluştuğunu söyler – toprak, su, ateş, hava ve uzayın ‘panch tatva’sı. Bu elementler içindeki ahenk – içimizde ve ortamızda – fizikî, toplumsal ve çevresel refahımız için gereklidir. Hindistan’ın G20 Periyot Başkanlığı, bu kozmik ‘Bir’lik hissini teşvik etmek için çalışacak. ötürüsıyla temamız – ‘Tek Bir Dünya, Tek Bir Aile, Tek Bir Gelecek’. Bu tema, hepimizin toplu olarak takdir etmekte başarısız olduğumuz insani şartlardaki değişimi dikkate alır.
‘SAVAŞA GEREK YOK’
BUGÜN, dünyadaki tüm insanların temel gereksinimlerini üretmeye yetecek kadar araçlara sahibiz. Bugün, hayatta kalmak için savaşmamıza gerek yok. Nitekim de, savaş olmamalı! Bugün, iklim değişikliği, terörizm ve salgın hastalıklar üzere karşılaştığımız en büyük zorluklar, birbirimizle savaşarak değil, sırf bir arada hareket ederek çözülebilir.
İnsanlığın altıda birine konut sahipliği yapan ve muazzam lisan, din, gelenek ve inanç çeşitliliği ile Hindistan, dünyanın bir mikrokozmosudur. Bilinen en eski kolektif karar verme gelenekleriyle Hindistan, demokrasinin temel DNA’sına katkıda bulunur. Demokrasinin en büyüğü olan Hindistan’ın ulusal fikir birliği dikte tarafınca değil, milyonlarca özgür sesin uyumlu bir melodide harmanlanmasıyla oluşturulur.
Bugün, Hindistan en süratli büyüyen büyük bir iktisattır. Vatandaş merkezli yönetişim modelimiz, yetenekli gençliğimizin yaratıcı dehasını beslerken, en marjinalleşmiş vatandaşlarımızla bile ilgilenir. Ulusal kalkınmayı, üstten aşağıya bir idare hareketi değil de, vatandaş liderliğindeki bir ‘halk hareketi’ yapmaya çalıştık. Açık, kapsayıcı ve birlikte çalışabilir dijital kamu malları yaratmak için teknolojiden yararlandık. Bunlar; toplumsal müdafaa, finansal iştirak ve elektronik ödemeler üzere çeşitli alanlarda ihtilal niteliğinde ilerleme sağlamıştır.
İYİLEŞME, AHENK, UMUT
HİNDİSTAN’ın tecrübeleri muhtemel global tahliller için iç bakış açısı sağlayabilir. G20 Periyot Başkanlığımız müddetince; Hindistan’ın tecrübelerini ve modellerini öbürleri için, bilhassa gelişmekte olan dünya için mümkün şablonlar olarak sunacağız. Önceliklerimiz, sadece G20 ortaklarımızla değil, bununla birlikte sesi sık sık duyulmayan Güney’deki öteki gezginlerimizle de istişare ortasında şekillenecek. Önceliklerimiz ‘Tek Dünyamızı’ düzgünleştirmeye, ‘Tek Ailemiz’ ortasında ahenk yaratmaya ve ‘Tek Geleceğimiz’ için umut vermeye odaklanacak.
küresel besin, gübre ve tıbbi eser arzını depolitize etmeye çalışacağız, bu biçimdece jeo-politik tansiyonlar insani krizlere yol açmayacak. Kendi ailelerimizde olduğu üzere, gereksinimleri en büyük olanlara her vakit öncelik verilmelidir. Gelecek kuşaklarımıza umut aşılamak için, kitle imha silahlarının yarattığı riskleri azaltma ve global güvenliği artırma konusunda dürüst bir dialogu teşvik edeceğiz. Hindistan’ın G20 gündemi kapsayıcı, tezli, hareket odaklı ve belirleyici olacak. Hindistan’ın G20 Periyot Başkanlığını; şifa, ahenk ve umut başkanlığı yapmak için bir ortaya gelelim. İnsan merkezli globalleşmenin yeni bir paradigmasını şekillendirmek için birlikte çalışalım.
‘TEK BİR DÜNYA’
Fikirler, ideolojiler ve kimlikler içindeki çatışma ve rekabet norm haline geldi. Ne yazık ki, bugün bile birebir sıfır sonuçlu zihniyet ortasında sıkışıp kalıyoruz. Ülkeler toprak yahut kaynaklar için savaştığında bunu görüyoruz. Temel malların tedariki bir silah olarak kullanıldığında bunu görüyoruz. Milyarlarca insan aşıya ulaşamazken, aşılar bir küme insan tarafınca stoklandığında bunu görüyoruz.
Bazıları çatışma ve açgözlülüğün yalnızca insan tabiatında olduğunu sav edebilir. Buna katılmıyorum. Şayet beşerler tabiatı gereği bencil olsaydı, hepimizin temel ‘Bir’liğini savunan pek epey manevi geleneğin daimi çekimini nasıl açıklayabilirdik?
Hindistan’da tanınan olan bir gelenek, canlı hatta cansız tüm varlıkların beş temel elementten oluştuğunu söyler – toprak, su, ateş, hava ve uzayın ‘panch tatva’sı. Bu elementler içindeki ahenk – içimizde ve ortamızda – fizikî, toplumsal ve çevresel refahımız için gereklidir. Hindistan’ın G20 Periyot Başkanlığı, bu kozmik ‘Bir’lik hissini teşvik etmek için çalışacak. ötürüsıyla temamız – ‘Tek Bir Dünya, Tek Bir Aile, Tek Bir Gelecek’. Bu tema, hepimizin toplu olarak takdir etmekte başarısız olduğumuz insani şartlardaki değişimi dikkate alır.
‘SAVAŞA GEREK YOK’
BUGÜN, dünyadaki tüm insanların temel gereksinimlerini üretmeye yetecek kadar araçlara sahibiz. Bugün, hayatta kalmak için savaşmamıza gerek yok. Nitekim de, savaş olmamalı! Bugün, iklim değişikliği, terörizm ve salgın hastalıklar üzere karşılaştığımız en büyük zorluklar, birbirimizle savaşarak değil, sırf bir arada hareket ederek çözülebilir.
İnsanlığın altıda birine konut sahipliği yapan ve muazzam lisan, din, gelenek ve inanç çeşitliliği ile Hindistan, dünyanın bir mikrokozmosudur. Bilinen en eski kolektif karar verme gelenekleriyle Hindistan, demokrasinin temel DNA’sına katkıda bulunur. Demokrasinin en büyüğü olan Hindistan’ın ulusal fikir birliği dikte tarafınca değil, milyonlarca özgür sesin uyumlu bir melodide harmanlanmasıyla oluşturulur.
Bugün, Hindistan en süratli büyüyen büyük bir iktisattır. Vatandaş merkezli yönetişim modelimiz, yetenekli gençliğimizin yaratıcı dehasını beslerken, en marjinalleşmiş vatandaşlarımızla bile ilgilenir. Ulusal kalkınmayı, üstten aşağıya bir idare hareketi değil de, vatandaş liderliğindeki bir ‘halk hareketi’ yapmaya çalıştık. Açık, kapsayıcı ve birlikte çalışabilir dijital kamu malları yaratmak için teknolojiden yararlandık. Bunlar; toplumsal müdafaa, finansal iştirak ve elektronik ödemeler üzere çeşitli alanlarda ihtilal niteliğinde ilerleme sağlamıştır.
İYİLEŞME, AHENK, UMUT
HİNDİSTAN’ın tecrübeleri muhtemel global tahliller için iç bakış açısı sağlayabilir. G20 Periyot Başkanlığımız müddetince; Hindistan’ın tecrübelerini ve modellerini öbürleri için, bilhassa gelişmekte olan dünya için mümkün şablonlar olarak sunacağız. Önceliklerimiz, sadece G20 ortaklarımızla değil, bununla birlikte sesi sık sık duyulmayan Güney’deki öteki gezginlerimizle de istişare ortasında şekillenecek. Önceliklerimiz ‘Tek Dünyamızı’ düzgünleştirmeye, ‘Tek Ailemiz’ ortasında ahenk yaratmaya ve ‘Tek Geleceğimiz’ için umut vermeye odaklanacak.
küresel besin, gübre ve tıbbi eser arzını depolitize etmeye çalışacağız, bu biçimdece jeo-politik tansiyonlar insani krizlere yol açmayacak. Kendi ailelerimizde olduğu üzere, gereksinimleri en büyük olanlara her vakit öncelik verilmelidir. Gelecek kuşaklarımıza umut aşılamak için, kitle imha silahlarının yarattığı riskleri azaltma ve global güvenliği artırma konusunda dürüst bir dialogu teşvik edeceğiz. Hindistan’ın G20 gündemi kapsayıcı, tezli, hareket odaklı ve belirleyici olacak. Hindistan’ın G20 Periyot Başkanlığını; şifa, ahenk ve umut başkanlığı yapmak için bir ortaya gelelim. İnsan merkezli globalleşmenin yeni bir paradigmasını şekillendirmek için birlikte çalışalım.